TNDer Basın Bildirisi

turknorosirurji.org.tr /

Değerli Senaryo Yazarları, Yapımcılar, Basın Mensupları,

Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 2012-2015 yılları arasında 38.253 sağlık çalışanı şiddete maruz kalmıştır. Bu verilere göre günde 30 sağlık çalışanı şiddet görmektedir. Bunların üçte biri fiziksel şiddet, kalanı sözel şiddetdir. Ölümle ve ameliyat gerektiren ağır yaralanmalarla sonuçlanan saldırıların sayısı artmaktadır. Yapılan bir çalışmaya göre (Baykan Z, Öktem IS, Çetinkaya F, Naçar M "Physician exposure to violence: a study performed in Turkey“
International Journal of Occupational Safety And Ergonomics vol.21, pp.291-297, 2015) hekimlerin %86'sı hayatlarında en az bir kez saldırıya uğradıklarını belirtmişlerdir. Yine aynı çalışmaya göre hekimlerin %94'ü genel olarak toplumda şiddetin arttığını, %96'sı hekimlere yönelik şiddetin giderek tırmandığını, %92'si medyada yer alan şiddet olaylarının sağlıkta şiddeti arttırdığını düşünmektedir. Sağlık sisteminin hekimlerden kaynaklanmayan sorunları da, vatandaşlar tarafından sağlık çalışanlarına şiddet olarak dönmektedir.

Bu durumdan en çok etkilenen hekim grubu arasında Beyin ve Sinir Cerrahları da vardır. Bizler yeryüzündeki en zor işlerden birini yapıyoruz. Bu işi en iyi şekilde yapmak için 12 yılı bulan, üst ihtisaslarla bu sürenin de üzerine çıkan bir eğitim sürecinden geçmekteyiz. Meslektaşlarımızın mezuniyet sonrası eğitimlerine yönelik olarak Türk Nöroşirürji Derneği bünyesinde her yıl 50 den fazla bilimsel toplantı ve kurs düzenlemekteyiz. Bunların önemli bir bölümü ücretsiz ya da çok az bir ücret karşılığı yapılmaktadır. Her yıl 100 den fazla asistanımız konaklamaları da derneğimiz tarafından karşılanmak üzere, mesleklerinde en ileri düzeye ulaşmış hocalar tarafından yoğun kurslarla eğitilmektedir. İhtisasını bitirmiş olan üyelerimize istedikleri takdirde yurtdışında bilgi ve görgülerini arttırmaları için karşılıksız burs vermekteyiz. Meslekdaşlarımız sürekli olarak, hiç bir meslek grubunda görülemeyecek yoğunlukta eğitim almaktadırlar.

En üst düzeyde yapılan bu eğitime karşın elimizde sihirli bir değnek yoktur. Her hastayı kurtarmamız, ameliyatlarda riski sıfıra indirmemiz mümkün değildir. Kullandığımız aletler, tıbbi cihazlar, sarf malzemeleri hastane yönetimleri tarafından satın alınmakta, bakımları da yine yönetimler tarafından yapılmaktadır. Mesleğimizi yerine getirirken bu cihazlar ve malzemelerden kaynaklanan sorunlar maalesef hastalarımıza komplikasyon olarak yansımaktadır. Çalışma koşullarımız da bizim dışımızda belirlenmektedir. Günde 80-100 hastaya bakmak durumunda kalan, bir ilde, ilçede tek hekim olarak 30 gün 24 saat zorunlu görevli olarak çalışan meslektaşlarımız vardır.

Tüm bu olumsuz koşullar içinde özveriyle çalışırken, medyada maruz kaldığımız şiddeti olağanlaştıracak hatta teşvik edecek durumlarla karşılaşmaktayız. Örneğin bir televizyon dizisinde trafik kazası ya da kalp krizi sonucu hastasını kaybeden bir hasta yakınını oynayan oyuncu, hekimin yakasına sarılıp tartaklamakta, etrafı kırıp dökmektedir. Bir başkası ameliyathaneye girip doktorların kafasına silah dayayarak onlara tedaviyi nasıl yapmaları gerektiğini dikte edebilmekte ve bunun sonucunda hastanın kurtulduğu gösterilmektedir. Basında "doktor hataları" sürekli gündemde tutulmakta, ön plana çıkartılmaktadır.

Her hekim, özellikle de beyin cerrahları işlerini huzur içinde, başka bir kaygı taşımadan yapmak isterler. Ancak bugün gelinen noktada meslektaşlarımız endişe içinde görevlerini yerine getirmeye çalışır hale gelmişlerdir. Bu durum doğrudan yapılan işe yansıyabilmekte, bazı meslektaşlarımız, zor ve riskli durumları üstlenmekte, isteksiz davranabilmektedir. Daha kötüsü gelecek nesli oluşturacak hekimler, beyin cerrahisi gibi, kalp cerrahisi gibi cerrahi branşların zirvesi olan, zor ve büyük özveri gerektiren branşları daha az tercih eder hale gelmişlerdir. On yıl, yirmi yıl sonra bu alanlarda ciddi sıkıntılar doğacaktır.

Değerli Senaryo Yazarları, Yapımcılar, Basın Mensupları, sağlıkta şiddeti önlemenin en temel yolu toplumun eğitimidir. Sizler senaryosunu yazdığınız dizilerle, sorumluluğunu üstlendiğiniz yapımlarla, yaptığınız haberlerle toplumu doğrudan ve pek çok eğitimciden daha fazla etkilemektesiniz. Sizlerden beklentimiz sağlıkla ilgili sahnelerde, haberlerde, şiddeti olağan gösterecek, özendirecek, sağlık çalışanlarını hedef haline getirecek durumlardan kaçınmanız, aksine toplumu eğitecek mesajlar vermenizdir. Türk Nöroşirürji Derneği olarak sizlerin katkılarını çok önemsiyoruz.

Huzurla, hastası dışında başka bir kaygısı olmadan ameliyat yapan cerrah, en iyi cerrahtır. Sağlıkla ilgili yazdığınız her cümlede bunu hatırlamanız dileğiyle bu toplantıya katıldığınız için teşekkür ederiz.

Türk Nöroşirürji Derneği adına
Türk Nöroşirürji Derneği Başkanı
Prof. Dr. Talat Kırış



Doktora Şiddete 'dizilerle bilinçlendirme' önerisi haberini izlemek için tıklayınız...
Sağlıkta şiddete hayır haberini izlemek için tıklayınız...
Doktora 'hayal ürünü' şiddet haberini izlemek için tıklayınız...
Cesur ve Güzel Dizisi Sağlıkta Şiddet Olmaz Videosu için tıklayınız...
Milliyet gazetesinde Asu Maro'nun yazısı için tıklayınız...